22 Ocak 2008 Salı

KAZ DAĞLARI, ÖNGEN COUNTRY HOTEL VE TATİLDEN KALANLAR

Kaz Dağları....


Tatil yazılarıma ara vermiştim, şimdi diyeceksiniz bu kız çok gezdi, ama 1 hafta tatil yaptığımızı daha önce yazmıştım. Bozcaada tatilimiz günlüğümde yeraldı, Kaz Dağları'nı yazmamam olmazdı. Bu doğa harikası yeri görmenizi tavsiye ederim. Belki de bayramı sevdiklerinizle burada geçirmek istersiniz, sizlere fikir olur diye daha fazla geciktirmeyeyim dedim, hem belki doğumgünü meyvelerinden de sıkılanlar olmuştur. Kaz Dağları gerçekten yeryüzü cenneti, yeşilin her tonu mevcut, tertemiz hava, çeşit çeşit çam ağacı, buz gibi kaynak suları ve tarifsiz çam kokusu... Beni en çok fotoğrafını çekemediğim çam kokusu mutlu etti, aşçı yamağı ise buz gibi kaynak suyunu unutamıyor.
Kaz Dağları'nda Öngen Country Hotel'de kaldık. Verdiğim bağlantıdan otel, Kaz Dağları, Yeşilyurt Köyü, yakın çevrede görülebilecek yerler ve yapılabilecekler için detaylı bilgi bulabilirsiniz. Oteli Zuhal ve Mehmet Öngen çifti oğulları ile birlikte işletiyorlar. Otel ve Kaz Dağları için verdikleri yoğun çabanın hikayesini de siteden okuyabilirsiniz. Mehmet Öngen bölgenin korunması için mücadele veriyor, umarım onun ve arkadaşlarının çalışmaları sonuçsuz kalmaz ve Kaz Dağları zarar görmez. Niye böyle yazdım derseniz; Kaz Dağları'nda altın aranıyor ve yapılan sondajlarla doğal kaynak suları bulanıklaşmış bile ve üretim yapılacak olursa doğanın çok şey kaybedeceği çok açık...

Kaz Dağları'nda mutlaka yapmanızı tavsiye edeceğimiz milli park gezisi. Bu gezileri rehber olmadan yapamıyorsunuz, biz de Mehmet Bey tavsiyesi ile Durmuş Çakıcı'yı bulduk. Durmuş Bey son derece aydın, tarih ve bölge konusunda çok bilgili ve çok tatlı dilli bir insan. Telefon numarası 0 266 387 33 34, 0 266 388 10 67 ve 0 535 551 59 73, tura katılmak isterseniz mutlaka önceden arayıp, randevulaşın, yoksa Milli Park'a giremeyebilirsiniz. Bizim milli park turumuz ve rehberimiz Durmuş Bey ile yine bölgede gezebileceğiniz Yeşilyurt Köyü ile Adatepe Zeytinyağı Müzesi'nin fotoğrafı da aşağıda.


Aşağıdaki gün batımını ise kısacık Ayvalık gezisinde Şeytan Sofrası'ndan dönerken çektik. Ayvalık'ı çok şehir havasında bulmamıza rağmen bu fotoğrafı çok beğendiğimiz için paylaşmak istedim.


Eeeee yemek günlüğü, yemeksiz olmaz. Tatilde yediğimiz ve görüntülediğim birkaç lezzet de aşağıda. İlki Cunda'da yediğimiz rum böreği, ikincisi Yeşilyurt Köyü'ndeki nane reçelli lor tatlısı, diğerleri ise taze kekikli nefis salata ve bildiğimiz çupra.... Rum böreği ne derseniz; dilimlenip kızartılan patlıcan dilimlerinin üzerine dereotlu lor peyniri karışımı konulup, fırında üzeri kızartılan bir meze. Öngen Otel'in zarif sahibesi Zuhal Hanım'ın tarifi ile kabak borani ise çok yakında...Afiyet olsun....

Hiç yorum yok: