2 Şubat 2008 Cumartesi

Gecikmis Hafta Sonu Anilari


Gecikmis de olsa herkese iyi haftalar. Haftasonlariniz nasil gecti bilmiyorum ama benim ki cok guzeldi. Sizlerle de paylasmak istedim. New Jersey’de calisan bir arkadasim var, ismi Nadire. Gecen sene, Nadire is bulup da Gainesville’den ayrildiktan sonra hic gorusememistik. Tami tamina bir sene olmus yani gorusmeyeli. Aradaki mesafe azalinca goruselim dedik. Iyi ki de demisiz. Cumartesi sabah erkenden New Jersey’e dogru yola ciktim. 1,5 saatlik yolculuk sonrasi Nadire’nin evini buldum. Amerika’daki yol sistemi cok kolay tabi eger harita ve tabela okuyup yorumlamayi biliyorsaniz. Ben daha onceki gezilerimizde Parem'e yardimci pilotluk yaptigimdan bu islerde nerdeyse uzman oldum diyebiliriz. Bu defa is basa dustu, yanimda yardimci pilot yoktu ama yola cikmadan once haritaya bir goz atip asinalik kazandim. Sonrasi zaten kolay oldu.

Nadire’yle bulusup azicik hasret giderdik once, sonra hemen New York’a dogru yola ciktik. New York’a arabayla gitmek pek goze alinacak bir sey degil dogrusu. Hem trafik hem de park yeri problemi var. O yuzden trenle gittik. 45 dakika sonunda ulastik New York’a. Ben 2002’de gezmistim bir cok yerini, Nadire de benden daha cok gezdigi icin ikimizin de aklinda surayi gorelim diye bir sey yoktu. O yuzden amacsizca dolastik sokaklarda. Bol bol magaza gezdik, ayakkabi denedik ama begenip alamadik, parkta oturduk, bol bol muhabbet ettik. Nasil ozlemisim kiz kiza muhabbeti. Goncacim saolsun Gainesville’deki kiz kiza muhabbetlerimin diger kizi ama simdi o da yok. Nadire’yi de cok ozlemisim. Onca sey var yasanan, sira sira anlattik birbirimize. Kimi zaman gulduk eglendik. Kimi zaman aglastik azicik. Yani tam kafamiza gore bir gundu. Aksaminda Nadire’ye geldik. Biraz daha muhabbet sonra dogru yatak.

Pazar sabahi havuz basinda bir guzel kahvalti yaptik. Yukardaki fotograf kahvalti mekanimizdan. Nadire’nin yatak odasi manzarasi bir harika. Sitenin guzel havuzuna bakiyor. Havuz da yesilliklerin ortasinda. Yandaki fotograf iste o odanin manzarasi :)

Ben kahvaltiyi gecistiren bir tip oldugum icin bu sofra bana padisah kahvaltisi gibi geldi. Nadire'nin yesil ve kirmizi biber ile pisirdigi omleti superdi. Ustune rendelenmis Italyan peyniri de dokmustu ki, lezzetine lezzet katmisti. Yaninda azicik zeytinyaglanmis domates ve yesil biber, Turk beyaz peyniri, mozarella, yesil ve siyah zeytin, iki degisik incir receli ve bir de cilek receli. Tabi bi de Turk pastanesinden alinma kuru pastalar ve firinda isitilmis Turk pidesi :) Tabi boyle kahvaltiya alisik olmayan midem daha omletim bitmeden isyan bayragini cekti. Ne vardi sanki azicik daha dayansa di mi? Guzelim kahvaltiliklara bakakaldim sadece :) Ama olsun ortam bana yetti de artti bile :)


Kahvalti sonrasi Turk marketine gittik. 2 senedir Turkiye’de olmadigim icin yiyemedigim ve deli gibi ozledigim can erikleri buldum. Nasil sevindim anlatamam. Aslinda zamani azicik gecmis, benim sevdigim gibi tam citir degil ama yine de guzel :) 2 poset aldim ve su an itibariyle bitmis durumda. Posetler oyle Turk usulu koca koca degil, her biri yarim kilodan az, toplamda 750 gr diyebiliriz. Nasil ozlemisim ki gramina kadar dikkat etmisim :)

Market donusu ben de Philly’ye dogru yol aldim. Cok fena yagmur yagiyordu ve butun gece devam etti. Bugunde ciseliyordu sabah ama simdi acti yeniden :)

Iste boyle bir haftasonu idi, sizlerle paylasayim istedim. Gelecek sefere bir tarifim olacak insallah. O zamana kadar hoscakalin :)

Hiç yorum yok: